Selamete çıkmaya çalışıyor.
Yaklaşık iki yıllık siyasi istikrarsızlık, faili meçhul provokasyonlar, Kumanova’da yaşanan şiddet olaylarından sonra genel seçime gitmişti Makedonya. Seçim sonucunda mecliste en çok milletvekili çıkarmasına rağmen VMRO ile kimse koalisyon yapmadı. Ülke içindeki kutuplaşma, yolsuzluk iddaları, bozuk ekonomi, işsizliğin sebebi olarak görülen, ülke kaynaklarını gösterişli kamu binalarına harcayan, AB reformlarını yapmayan, Yunanistan ile sorunlarını çözemeyen, Arnavutların haklı taleplerine kulak tıkayan vmro’nun 11 yıllık iktidarının sonunun geldiği artık belliydi. Vmro bu sefer Makedonya cbşk. İvanov üstünde baskı yaptı, hükümeti kurma görevini SDSM liderine vermesini engelledi. Ülke içinde provakatif sokak eylemleri, taşkınlıklar ile Arnavut ve diğer kesimleri sokağa şiddete çekmeye çalıştı. Burada SDSM koalisyonu, Arnavut partiler ve seçmenleri sağduyulu yaklaştı demokrasinin işlemesini sabırla bekledi. Meclis başkanlığı seçimini engellemek için vmro taraftarları meclisi silahla bastı. SDSM koalisyonu vekilleri ve Arnavut vekiller öldüresiye dövüldü. Buna rağmen DUİ milletvekili eski UÇK komutanı Talat Caferi’nin meclis başkanlığına seçilmesine engel olamadılar. Bu baskında gün yüzüne çıkan ayrıntılarda Vmro taraftarları ile beraber bazı Türk’lerin ve Sırbistan Üsküp konsolosluğu çalışanların da olduğu. Meclis baskını ile ilgili yargı aşaması başladı umarız konu azmetirenleri ortaya çıkaracak şekilde aydınlatılır.
Meclis başkanının seçilmesinden sonra ABD ve AB; Meclis başkanı Sayın Caferi’yi tebrik ettiler ve hükümetin kurulması için görevi SDSM lideri Zaev’e vermesi için Cbşk. İvanov’a telkinde bulundular. Nihayet geçtiğimiz hafta görevi Sayın Zaev aldı. Hemen koalisyon görüşmelerine başladı. DUİ lideri Ahmeti ile anlaşmaya varıldı. PDSH lideri Meclis baskınında ağır yaralanan Sayın Sala hükümete girmesek bile destekleyeceğiz dedi. BESA partisi ile görüşmeler daha sonuçlanmadı. Zaev ve Ahmet’i koalisyonun önceliği AB ve Nato üyeliği için gerekli reformları yapmak olacağını belirttiler. Bu reformlar yapılırsa zaten ülkedeki yapısal sorunlar büyük ölçüde çözülecek. Gerisi ekonomi, istihdam, üretim de hükümetin maharetine kalacak gibi gözüküyor. Makedonya da yüksek işsizlik ve istikrarsızlık yüzünden toplumun yaşam standardı çok düşük. Arnavut, Türk vs tüm müslüman kesimler için bu dahada zor. Çünkü devlete hakim vmro ülke kaynaklarını iktidarı boyunca daha çok Makedon kesime aktarmıştı. Bu sebeple geçinmekte ve iş bulmakta zorlanan kesim yeni hükümeti ümit görüyor. Kapalı kapılar ardından sızan bilgilere göre hükümetin haziran başı göreve başlayacağı belirtiliyor. Kabinede bir Türk bakanın olacağı diğer bakanlıkların Makedonlar ve Arnavutlar arasında paylaşılacağı tahmin ediliyor.
Hükümetin göreve başlamasıyla vmro taraftarları yeni provokasyonlara girişmezse ülkede istikrar beklentisi var. Ayrıca vmro ile ilgili yolsuzluk, şiddet ve provakasyon iddalarının yargıya taşınması bekleniyor.
Türkiye yıllardır vmro ve ortağı TDP ile işbirliği içinde. Yeni kurulacak hükümet ile ilişkilerin sıcak başlaması, hükümet ortağı olacak THP ile işbirliği yapılması gerekir. Yeni Makedonya hükümeti ile iyi ilişki kurulamazsa hem Türk ve Arnavut toplumunun Türkiye’den beklentisi boşa çıkmış, hem de Arnavut’lardan sonra Makedonya Türk’leri de yüzünü AB ve ABD’ye çevirir. Bu yüzden aslında tek partiye destek yerine Arnavutluk, Makedonya, Kosova ve Bosna’da Türkiye tüm partiler ve kesimlerle iletişim ve işbirliğinde olmalı. Hükümetimiz ve dışişlerinin Makedonya’da yeni kurulan hükümete kısa sürede destek vermesini ümit ediyorum.
Makedonya uçurumdan itilirken kenarına tutundu. Selamete çıkmaya çalışıyor. Bu noktada yeni bir balkan savaşına sebep olmaması için demokratik destek vermek çok önemli. Bu konuda AB ve ABD’nin verdiği destekten fazlasını milyonlarca Makedonya kökenlinin yaşadığı Türkiye’nin vermesi Arnavut, Türk tüm Türkiye’ye yakın kesimler için çok önemli.
Selam ve saygılarımla,
