Kökenimi kendi başarısızlıklarım için asla bir bahane olarak kullanmam ama Arnavut olmaktan daima gurur duyarım.
Soyut çelik sanatında uluslararası derecede ödüller alan Durres doğumlu heykeltıraş Helidon Xhixha, verdiği röportajda, Arnavut olmaktan gurur duyduğunu söyledi. Aralık 1970’de Arnavutluk’un Durrës kentinde dünyaya gelen çağdaş sanatçı. Xhixha, mermer veya pirinç gibi diğer araçlar ile kaynaştırılmış paslanmaz çelik heykeller ile biliniyor. Sanatçı Tiran Sanat Akademisi, Brera Akademisi ve Kingston Üniversitesi’nde eğitim gördü.
Uluslararası kariyerini 25 yılı aşkın bir süredir sürdüren Xhixha, çağdaş sahnede en ilginç heykeller yapan biri olarak Avrupa, ABD, Latin Amerika ve Orta Doğu’da farklı desenlerin moda tasarımını yapmış ve üne kavuşmuştur.Uluslararası alanda tanınmış heykeltıraş Helidon Xhixha, 1990’ların başında sanat çalışmaları için Batı’ya göç eden Arnavutlardan biri. Bununla birlikte, paslanmaz çelikten soyut formlar oluşturan en iyi sanatçı olarak bilinen heykeltıraş için “göçmen” olarak tanımlanmak sevdiği bir kelime değil.
Durres’te doğan sanatçı, yolculuğunu 19. yüzyıl sanatçıları ile karşılaştırıyor. Sanatçı İtalya’ya ve daha sonra da Paris’e tecrübe kazanmak ve sanat yaratmak için yola çıktı. “Kendimi bir göçmen olarak görmedim, ama çeşitliliği bir bilgi kaynağı kılan biri olarak gördüm, bu kavram hala günlük hayatımda uyguladığım bir konsept” dedi.
Sanatın, kültürel engellerin ötesine geçtiğini ve sanatçının kökeni başarısızlığın bahanesi olamayacağını söyledi. “Kökenimi kendi başarısızlıklarım için asla bir bahane olarak kullanmam ama Arnavut olmaktan daima gurur duyarım.” dedi.
Bununla birlikte, sorumluluk çoğu zaman Arnavutluk’u dünyaya sanatında bir büyükelçi olarak temsil etmek için omuzlarında yer almaktadır. Sanatçı 2016’da resmi olarak Arnavutluk’u Londra Tasarım Bienali’nde temsil etti ve çalışmaları için Arnavutluk Halk Madalyası kazandı.
Xhixha, Plato’nun “İdeal Şehir” kavramı ve kentin Rönesans imgelerinden esinlenilerek modern bir döneme giren “Bliss” adlı eseriyle şovun temasını “Ütopya Tasarla” olarak nitelendirdi. Sanatçı; “Modern toplumun değerini keşfetmeye teşebbüs ettim ve Avrupa sınırının tasarıma dahil edilmesi ile bu kıtayı etkileyen mevcut göç krizi hakkında yorumda bulunmayı umdum” diye anlatıyor.
Xhixha için çalışmalarını toplumsal ve politik bağlamda önemsiyor. 2015 Venedik Bienali için “Buzdağı” adlı parçasını yapmıştı. Anıtsal paslanmaz çelik heykel, Venedik kanallarında bir buz dağı gibi çıkmıştı. “Bu büyük fırsat bana aşırı nüfus ve artan insan trafiği nedeniyle kentin gerilemesinin önemini vurgulama şansı verdi, ayrıca küresel ısınmanın etkileri hakkında yorum yapmış oldum.” dedi.
Kariyerinin önemli bir anısı olarak, aynı zamanda Michelangelo tarafından kullanılan, yerel maden ocaklarından meşhur mermeri kullandığı Toskana’daki Pietrasanta duvarlarında kişisel sergisini vurguluyor.
Sanatçının Floransa şehri ile olan ilişkisi kuvvetlidir ve 15 parçadan oluşan “Rastgele Düzende” adlı sergisi şehir ve Boboli Bahçesi üzerine yayılmıştır. Sergi Ekim ayının sonuna kadar gösterilecek. Bu heykellerde Xhixha, kaos ve düzenin fikirlerini ve bu kavramların felsefe, geometri ve doğal dünyada nasıl ele alındığını araştırıyor.
Xhixha, rüyalarını doğru yapmak için sürekli uğraş veren bir hayalperest olduğunu kabul ederken, çalışmalarının ve kariyerinin de genç nesilleri motive etmesini umuyor.
Arnavutluk’taki pek çok genç sanatçının uluslararası düzeyde yeteneğe sahip olduğuna inanıyor, ancak rehavet bölgelerinden kurtulmak onlara kalmış olduğunu belirtiyor. “En iyisini denemek ve başarılı olmak için mazeret bulmak kolaydır, sanatın sırrı dünyada neler olup bittiğini anlamak, seyahat etmek, seyahat etmek ve uluslararası sanat endüstrisinin kurallarını oynamaktır.” dedi.
www.arnavuthaber.com / Tarih&Kültür&Sanat
Admin (info@arnavuthaber.com)
www.arnavuthaber.com Türkiye Arnavutlarına Yönelik Bağımsız İmece İnternet Yayınıdır
Tüm Yazıları
