Fetih sırasında İstanbul surlarına ilk çıkan Balaban Beydir.
2. Murad ve Fatih Sultan Mehmet döneminde yaşayan Arnavut kökenli Osmanlı devlet adamı Balaban Paşa hakkında detaylı, akademik düzeydeki bu makale Arnavut Haber için hazırlanmıştır. Kaynak belirtilmeden kullanılamaz.
Osmanlı İmparatorluğu’nun 15. yüzyıldaki yükseliş döneminde, çok sayıda etnik kökenden gelen komutanlar ve devlet adamları, imparatorluğun genişlemesine ve kurumlaşmasına katkı sağlamıştır. Bu önemli şahsiyetlerden biri de Arnavut kökenli Balaban Paşa’dır. II. Murad ve Fatih Sultan Mehmet dönemlerinde yaşamış olan Balaban Paşa, özellikle İstanbul’un fethi sırasında gösterdiği kahramanlıkla Osmanlı tarihine adını altın harflerle yazdırmıştır. Bu makalede Balaban Paşa’nın hayatı, askerî kariyeri, başarıları ve Osmanlı hizmetindeki yeri detaylı olarak ele alınacaktır.
Doğum tarihi bilinmeyen Balaban Paşa Katolik Arnavut aileden gelmektedir. 1466-1667 yıllarında gerçekleştirilen İkinci Akçahisar (Kruya) Kuşatması sırasında arkebüz ateşiyle boynundan vurularak ölmüştür.
Balaban Paşa’nın kesin doğum tarihi bilinmemekle birlikte, 15. yüzyılın başlarında Arnavutluk bölgesinde doğduğu ve devşirme sistemiyle Osmanlı hizmetine alındığı tahmin edilmektedir. O dönemde Osmanlılar, Rumeli topraklarında özellikle Arnavut, Boşnak ve Sırp kökenli gençleri eğitim ve askerî hizmet için devşirmekteydi.
Balaban’ın yetenekli, disiplinli ve cesur bir asker olarak kısa sürede yeniçeri ocağında sivrildiği bilinmektedir. Yükselme süreci, II. Murad döneminde başlamış ve Fatih Sultan Mehmet döneminde zirveye ulaşmıştır.
II. Murad (1421–1451) döneminde Osmanlı ordusu hem Balkanlar’da hem de Anadolu’da önemli savaşlar yapmıştır. Balaban, bu dönemde özellikle Sırbistan, Arnavutluk ve Eflak seferlerinde etkin rol oynamıştır.
Özellikle Varna Savaşı (1444) ve Kosova Savaşı (1448) gibi büyük muharebelerde Balaban Paşa’nın yer aldığı, hatta bu savaşlarda gösterdiği disiplin ve cesaretle yeniçeri birlikleri arasında hızla yükseldiği aktarılır. Bu dönemde kendisine “çavuşbaşı” veya “yayabaşı” gibi rütbeler verilmiş olabilir.
Fatih Sultan Mehmet’in 1451’de tahta geçmesiyle birlikte başlayan büyük fetih politikası, 1453’te İstanbul’un alınmasıyla taçlanmıştır. Balaban Paşa, bu fetihten önce ordunun önemli bir subayı haline gelmişti.
İstanbul’un Fethi sırasında Balaban Çavuş (daha sonra Paşa), surlara ilk bayrağı diken Osmanlı askerlerinden biri olarak tarihe geçmiştir. Özellikle Topkapı surları çevresinde yapılan kuşatma ve hücumlar esnasında büyük kahramanlık göstermiştir. Kroniklerde, surlara çıkan ilk Osmanlı askerlerinden biri olduğu ve elindeki Osmanlı sancağını surların üzerine diktiği kaydedilir. Bu nedenle bazı kaynaklar onu “ilk sancaktarı” olarak da anar.
Bu olay, Fatih Sultan Mehmet tarafından büyük bir takdirle karşılanmış ve Balaban, savaş sonrasında paşalık rütbesine yükseltilmiştir.
İstanbul’un fethinden sonra Balaban Paşa, çeşitli önemli görevlerde bulunmuştur. Bazı Osmanlı arşiv kaynaklarına göre:
Balaban Paşa’nın doğrudan yaptırdığı bilinen bir yapı bulunmasa da, adı bazı vakfiyelerde ve Osmanlı arşiv belgelerinde geçmektedir. Özellikle İstanbul’un fethi sonrası Eyüp ve Topkapı çevresindeki vakıf sistemine katkı sunduğu düşünülmektedir.
Balkanlar’daki bazı köy ve bölgelerde “Balaban” adıyla anılan yerleşim yerleri, onun adını yaşatmaktadır. Arnavutluk, Kosova ve Kuzey Makedonya’da bazı halk anlatılarında “Balaban Beu” veya “Balaban Aga” şeklinde efsanevi bir figür olarak da yer almaktadır.
Balaban Paşa’nın tam olarak ne zaman öldüğü bilinmemektedir, ancak 15. yüzyılın ikinci yarısında vefat ettiği sanılmaktadır. Mezarı İstanbul’da olabileceği gibi, Rumeli topraklarında da olabilir. Bazı rivayetlere göre, İstanbul’un Eyüp semtinde isimsiz bir türbede yattığı tahmin edilmektedir.
Fatih Sultan Mehmet’in güvendiği komutanlarından biri olarak hafızalarda yer eden Balaban Paşa, hem Arnavut kökenli Osmanlıların sadakat ve başarı örneği, hem de İstanbul’un fethindeki rolüyle halk kahramanı olarak saygıyla anılmaktadır.
Balaban Paşa, Osmanlı İmparatorluğu’nun çok kültürlü yapısının önemli bir temsilcisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Arnavut kökenli bir devşirme olarak başladığı askerî hayatını, Osmanlı ordusunun seçkin komutanlarından biri olarak tamamlamış; özellikle İstanbul’un fethindeki rolüyle tarihî bir figüre dönüşmüştür.
Bugün onun hatırası, sadece Osmanlı tarihçilerinin değil, aynı zamanda Balkan halklarının hafızasında da yaşamaktadır. Balaban Paşa’nın hayatı, Osmanlı’nın liyakat sisteminin ve çok milletli yapısının somut örneklerinden biridir.
www.arnavuthaber.com Türkiye Arnavutlarına Yönelik Bağımsız İmece İnternet Yayınıdır
Tüm Yazıları