ÇAMERYA KATLİAMI

27 Haziran 1944 tarihe kara bir leke olarak yazılmıştır.

ÇAMERYA KATLİAMI
Yazar : Tarih : Okunma : Yorum Yap

ÇAMERYA KATLİAMI

Yazar; Çetav Nart 

İnsanoğlunun dünya üzerindeki varlığı, tarihte beyaz ve siyah sayfaların oluşmasına ön ayak olmuştur. Ancak beyaz sayfalardan daha çoktur siyah sayfalar: Savaşlar, katliamlar, soykırımlar, sürgünler, vs.

Savaş ve soykırım birbirinin kardeşidir. Güçlünün güçsüzün üzerinde egemenlik kurma, kendi gücünü cebren kabul ettirme yoludur savaş. Genellikle de “komşunun tavuğuna kışt” deme eyleminde çıkar.

Geçtiğimiz ay Çerkes Soykırımından daha az bilinen ama güçlü komşunun zorla egemenliğini kabul ettirmek için uyguladığı şiddet ve soykırımın bir tecellisi gene sessizce idrak edildi, bilenlerince.

Yunanlıların, 27 Haziran 1944′ ten Mart 1945 e kadar devam ettirdiği Çameria Katliamı, insanlık tarihine kara bir leke olarak yazılmıştır. Bu katliam, Çam Arnavutlarında olduğu kadar Arnavut ulusunun hafızasında unutulması zor korkunç bir iz bırakmıştır.

Bu katliamda, Çam Arnavutlarının % 10’u yok edilmiştir. 1944 yılı Haziran – Ekim arası, Filati ve Paramithi’de 2.000 nin üzerinde kadın, çocuk ve yaşlı öldürülmüş; mallarına el konulmuştur.

Çam Arnavutlarından 3245 kişi katledilmiş olup bunların 2900’ü genç ve yaşlı erkek, 215’i kadın, 95’i çocuktur, 3 yaşından küçük 32 bebek öldürülmüş, 75 kadın kaçırılmış, 750 kadına tecavüz edilmiş, 68 köy yakılmış ve yıkılmış, 5.800 ev yerle bir edilmiş, 68 ibadethane tahrip edilmiştir.
25.000 Çam Arnavut’u Alman işgal kuvvetleriyle işbirliği yaptığı bahanesiyle Arnavutluk’a göçe zorlanmıştır. Günümüzde, Arnavutlukta yaşayan Çamerialıların sayısı 200.000’den fazladır.
Çamerialıların işgalci kuvvetlerle işbirliği yaptığı iftirası doğru değildir. Bu insanlar Nazilere karşı; 1943 yılında Çamerya çetesini, çok kısa bir süre sonra da Çam Arnavutları taburunu kurmuşlar ve Alman işgalcilerine karşı 1943 yılında Konsipolit’te 55 gün savaşmışlardır.

Aynı şekilde, ülkenin değişik yerlerinde, Yunanlılarla kurdukları birliklerinde Alman işgalcilerine karşı savaşmışlardır.

1944 İlkbaharında Alman işgalcilerine karşı savaşmak üzere 500 kişinin üzerinde savaşçıdan oluşan, Qeramic’te Ali Demi isimli 4. Tabur kuruldu.

Çamlar, Alman işgalcileriyle işbirliği yaptığı tezi tamamen yanlıştır. Bu sadece, Yunanlıların soykırım uygulamak için ileri sürdükleri bir yalandan başka bir şey değildir, Tam aksine katliam yapan komutan Napolyon Zerva isimli gestapo üyesi olduğu daha sonradan ortaya çıkarılan zevat, Alman işbirlikçiliği yapmıştır ki Bunu Alman kaynakları da onaylamaktadır.

Soykırımcı Zerva, 1947 yılında içişleri bakanlığına atanmıştır. Zerva’nın Alman işbirlikçisi olduğunu bilen Amerika, bu atamadan duyduğu rahatsızlığını Yunan Hükümeti’ne iletmiştir.
Çam Arnavutlarının İstekleri
Çam Arnavutları kendilerine yapılan soykırımı dünyaya duyurmak ve kamuoyu yaratma çalışması yapmak için;
– Arnavutluk’ a zorla göç ettirilen Çam Arnavutları hemen “ Çam Antifaşist Komitesi “ çatısı altında örgütlendiler ve dünyanın önemli kurumlarına yazılar yazarak kendi trajedilerini anlattılar ve haklı davalarında destek aradılar,
– Arnavutluk’un, çok partili sisteme geçmesiyle, Ocak 1991 yılında “Çamerya Yurtsever Siyasi Derneği’ ni kurdular ve bu dernek vasıtasıyla dünyanın önemli uluslararası kurumlarına; BM, ABD, AB, AP. v.b. kendi isteklerinin gerçekleşmesi için mücadele etmişlerdir.
Çameryalı Arnavutlar, uluslararası kurumlara gönderdikleri yazılarda, Yunanistan’dan sadece azınlıklara tanınan hakların kendilerine de tanınmasını ( örneğin: Arnavutluk’ta yaşayan Yunan azınlığa tanınan hakların aynısının) istemektedirler.
Çam Arnavutları;
– Yunanistan’dan, kendilerine Yunan vatandaşlığının iade edilmesini,
– Yunanistan’a, yani 1944 – 1945 yılında kovuldukları kendi topraklarına
(Çamerya) geri dönmeyi,
– 1944 -1945 yıllarında Yunanistan’dan Arnavutluk’a sürüldüklerinde, ellerinden alınan evlerinin ve topraklarının kendilerine iade edilmesini,
– Yunanistan’dan, kendilerini sürdükleri, soykırım uyguladıkları ve mallarına zarar verdikleri için maddi tazminat talebinde bulunmuşlardır.

Buna karşın, Yunan yetkilileri: “bizim için Çam sorunu diye bir sorun yoktur, bu
sorun 1944 yılında kapanmıştır.” cevabını vermektedirler.

1994 yılında Arnavutluk Cumhuriyeti Meclisi, 27 Haziran 1944 ‘ü resmen, Yunanlıların, Çam Arnavutlarına karşı ”Soykırım Günü” olarak ilan etmiştir.

1999 yılında Kosova’daki savaşta, Arnavut halkına karşı en büyük şer üçgeninin Rus-Sırp- Yunan ittifakının olduğu bir kez daha kanıtlanmıştır. Arnavutlara karşı Slav-Ortodoks işbirliği söz konusudur.

Yunanistan ve Yugoslavya’nın Arnavutlara karşı uyguladıkları soykırım sonucu, bugün Türkiye’nin her tarafına yayılmış milyonlarca Arnavut yaşamaktadır.
BM, Amerika, AB. vb. kurumların, Çam Arnavutlarına karşı yapılan haksızlığa göz yummamaları ve Yunanistan tarafından gasp edilen haklarının iade edilmesi için üzerlerine düşen görevleri yerine getirmeleri gerekmektedir.

Kaynak; Çerkeslerin özgür sesi – Jineps Gazetesi

Admin (info@arnavuthaber.com)

www.arnavuthaber.com Türkiye Arnavutlarına Yönelik Bağımsız İmece İnternet Yayınıdır

İlk yorumu siz yazın